Sunuş
Barok ilk kez ilgimi çektiğinde, üniversitede doktora programına henüz kayıt yaptırmış, Modern Mimarlık ve daha pek çok mimari tarih konusu üzerine tez danışmanımla yaptığımız sohbetlerin birisinde, hangi tarihsel bağlamda Modern Mimarlığınki kadar güçlü bir mekan belagati olduğundan söz ediyorduk. Ben Baroğu öne sürdüğümde, o da düşünceli bir şekilde bunu onaylamıştı. O sırada, bir zamanlar Siegfried Giedion’un Modern Mimarlık ile ilgili entelektüel ve eğitim çevrelerinde neredeyse kutsal bir kitap gibi okunan ünlü yapıtı üzerine amaçsızca çalışmaktaydım. Aslen sanat ve mimarlık alanında tarihsel Barok üzerine çalışmış bir akademik hanedana mensup Giedion’un, Modern Mimarlığın tarihsel temellerini atarken yine Barok mimarlığa olan ilgisi, bundan kısa bir süre önce Dr. Mehtap Serim tarafından bir seminer dizisinde ortaya kondu. Dr.Serim, Baroğun tarihin ilk Modernliği olması üzerine en yetkin tezi ve akademik olmaktan öte bir lezzete sahip yapıtı üreten çalışmanın yazarıdır . Bu çalışma ve çevresinde gelişen tartışma ortamının üzerimdeki tatmin ve uyarıcı etkisini istesem de ifade edemem…Tüm bu süreç bir dizi kapının da açılmasına vesile oldu benim için…